11 Ekim 2008 Cumartesi

Beren Saatle ilgili tüm haberler

Dizide düşman sette dost

Özlem Uçar`ın Mahsun Kırmızıgül ve Beren Saat ile röportajı... güzel bir uyum var, beraber oynamaktan çok mutluyuz diyorlar Başrolünü Mahsun Kırmızıgül ile Beren Saat`in paylaştığı ATV`nin ...

Özlem Uçar`ın Mahsun Kırmızıgül ve Beren Saat ile röportajı...

güzel bir uyum var, beraber oynamaktan çok mutluyuz diyorlar

Başrolünü Mahsun Kırmızıgül ile Beren Saat`in paylaştığı ATV`nin sevilen dizisi Aşka Sürgün, bir zamanlar düşman olan iki aile arasında yaşanan barış ve zorunlu bir evlilik yapan iki gencin hikayesini nlatıyor. Hikayesi Tomris Giritlioğlu`na ait dizide, Saat ve Mahsun, cesur ve dikbaşlı iki karakteri, Zilan ve HazarAKŞAM`a anlattı.

İlk oyunculuk denemenizde başrol oynamak nasıl bir duygu?

Beren Saat: Çok şanslı olduğumu düşünüyorum. İnsanların çok uzun zamanda katettikleri yolu ben kısa zamanda geçtim. Bu şansı kullanıyorum ve kendimi sürekli geliştiriyorum. Bu dizi kariyerime büyük artılar kazandırdı ama daha yolun başındayım.

Birçok dizinin yayından kaldırıldığı bir ortamda dizinin bu kadar reyting almasını neye bağlıyorsunuz? Mahsun Kırmızıgül: Türkiye`de çok fazla dizi film yapılıyor. Bir dizinin yayından kalkması kadar acı bir şey yok. Bir diziden birçok insan ekmek yiyor. Tutulmanız içinse ilk şart iyi bir senaryo. İlk başta insanlar bu dizinin tutmayacağını düşünüyorlardı, biz bu işe başladığımız zaman tüm ekip olarak yüreğimizi koyduk ve olumsuz düşünceleri değiştirdik. BS: Mahsun`un çok sağlam bir hayran kitlesi var. Bunun dışında insanlara farklı gelen bir hikayemiz olduğunu düşünüyorum. Dramatik bir hikaye var ama arabesk bir tarzla kendimizi acındırmadık. Zilan`ın dramı da izleyiciyi çok etkiledi. Çekimleri şehir dışında yapmak sizi zorlamıyor mu?

MK: Haftanın 6 gününü sette geçiriyoruz. Ancak yorucu olduğu kadar da zevkli bir iş yapıyoruz. Bazı oyuncu arkadaşlarımın set kuralları olduğunu duyunca hayretler içinde kalıyorum. Kimisi akşam 19:00`dan sonra çalışmam diyormuş, kimisi haftanın 3 gününden fazla sette olmam. Bu durum beni şaşırtıyor, saat koymakla oyuncu olunmaz. Ben işimde çok disiplinliyim, saatinden önce gelirim sete, bu benim iş ahlakımdır. Şu bir gerçek ki tüm günüm sette geçtiği için birçok sahne teklifini geri çevirmek zorunda kalıyorum, maddi olarak zararım var. Bu diziden kazandığımın 10 katını sahnelerden kaybettim. Dizinizin izleyicileri arasında çoğunluğu kadınlar oluşturuyor. Bunda Hazar karakterinin etkisi sizce ne kadar?

MK: Hazar, İstanbul`da doğup büyüyen Doğulu bir ailenin çocuğu. Ama gelenek ve göreneklerinden kopmamış, kadınına değer veren, sevdiklerinin arkasında durmayı başaran, ağırbaşlı, konuşması gerektiği yerde konuşan, güçlü, sevdiği insanlara jest yapan bir adam. Bizim kadınlarımız kadına değer veren erkeği sever, bu yüzden Hazar karakteri baştacı edildi. Peki Zilan karakteri erkekleri etkiliyor mu?

BS: Zilan, erkeklerin özlediği bir karakter. Aşık olmasıyla birlikte biraz daha törpülenip, kalıplara uyan bir kadın haline geldi. Zilan`ın ruhu çok duru, erkeklerin süs bebeği kadınlardan sıkıldığı bir dönemde Zilan ortaya çıktı. Zilan, kendi halinde, az makyajlı, cesur, sevdiği erkek için sonuna kadar savaşan bir kadın karakter.

Hazar ile Mahsun Kırmızıgül`ün karakterleri arasında ne gibi farklar var?

MK: Hazar daha ağır, daha ciddi bir adam. Ama ben hiç öyle değilim, şen şakrak bir insanım. Eğlenmeyi de eğlendirmeyi de seviyorum. Ama benzer yanlarımız da var. Ben de Hazar gibi gelenek ve göreneklerine bağlıyım, kadına değer veririm. Zilan ile Beren arasındaki farklılıklar nelerdir?

BS: Ben de Zilan gibi kötü olaylara ve olumsuzluklara karşı boyun eğmem, hayata karşı dik bir duruşum var, ödün vermem. Zilan artık benim bir parçam oldu. Zilan da Beren gibi daha az konuşan bir kadın. Aslında çok fazla bir farkımız yok. Zilan`la çok benziyoruz.

Mahsun`la oynamak çok keyifli

Mahsun Kırmızıgül ile birlikte oynamak nasıl bir duygu?

BS: Mahsun ile oynamak çok keyifli. İlk dizimde onunla başrolü paylaşmak kariyerim açısından çok yararlı oldu. Sette çok eğlencelidir, komiktir, hep şen şakraktır. Hiç yorulmaz sürekli espiriler yapar, pozitif bir enerjisi vardır. Bir anda şarkılar söyler, fıkralar anlatır. Hiç kaprisi yoktur, sete saatinden önce gelir, herkesle sohbet eder. İyi ki ilk dizimde onun gibi bir insanla çalışma imkanına sahip oldum. Beren ile başrol oynamak nasıl bir duygu uyandırdı?

MK: Beren ile aramızda çok güzel bir uyum var. Her şeyden önce Beren yeni bir yüz, yeni yüzlerin Türkiye`ye oyunculuk anlamında çok şey kazandıracağına inanıyorum. İyi bir ikili olduk, ileride Türkiye`nin en iyi oyuncularından biri olacak.

Özlem Uçar

2006-01-11 Akşam http://www.aksam.com.tr

Ayrılık kazanını Oktay kaynattı

Oktay Kaynarca`nın Beren Saat`le ilgili açıklamaları bardağı taşıran son damla oldu. Bülent İnal ve Beren Saat kıskançlık yüzünden ayrıldı. ...

Oktay Kaynarca`nın Beren Saat`le ilgili açıklamaları bardağı taşıran son damla oldu. Bülent İnal ve Beren Saat kıskançlık yüzünden ayrıldı.

SÜREKLİ KAVGA EDİYORLARDI

Herkesin evleneceklerine kesin gözüyle baktığı Beren Saat ve Bülent İnal çiftinden, ayrılık haberi geldi. İki genç oyuncunun aşkı, kıskançlığa yenildi. Yaklaşık 1 yıldır gözlerden uzak bir aşk yaşayan Bülent İnal ve Beren Saat, iddialara göre sık sık kavga ediyordu.

Dizi çekimleri yüzünden uzun ayrılıklar yaşayan çiftin arasında kıskançlık krizleri de yaşanıyordu. Ünlü çiftin son kavga sebebi ise Oktay Kaynarca oldu.

`BEREN`İ ÇOK BEĞENİYORUM`

Bir ankette Beren Saat ile yakıştırılan Kaynarca, güzel oyuncuyu çok beğendiğini söylemişti. Hatta daha da ileri giderek bir projede Saat ile birlikte rol almak istediğini de belirtmişti. Bu açıklamalar İnal ve Saat arasında bardağı taşıran son damla oldu.

Dedikodulara göre; Kaynarca`nın açıklamalarına sinirlenen İnal, sevgilisiyle yeni bir kavgaya tutuştu. Hiçbir şeyden haberi olmayan Saat ise son çareyi ayrılmakta buldu.

GÜNAYDIN

2008-09-09 Sabah http://www.sabah.com.tr

Azra`nın kabusu!

Beren Saat`in yer aldığı her dizideki rol arkadaşıyla aşk yaşaması; şimdiki rol arkadaşı Kıvanç Tatlıtuğ`un uzatmalı sevgilisi Azra Akın`ı bir hayli endişelendiriyor

Yerli diziler sayesinde adını duyuran Beren Saat, özel hayatıyla da sık sık gündeme geliyor. Bugüne kadar kadrosunda yer aldığı her dizide güzelliği ve oyunculuğuyla adından söz ettiren Beren, dizi setlerinde başlayan arkadaşlığını da her seferinde aşka dönüştürdü! Beren Saat, geçtiğimiz yıllarda `Aşka Sürgün` dizisinin setinde tanıştığı Alper Kul`la aşk yaşayarak o dönem adından söz ettirmeyi başarmıştı.

TEDBİRİ ELDEN BIRAKMIYOR

Ardından`Hatırla Sevgili` kadrosuna dahil olan Beren Saat, bu sette de yeni `aşklara` yelken açtı! Beren, önce Okan Yalabık`la sonra da Cansel Elçin`le yakınlaştı. Beren Saat`in bu `dizi setinde aşk` geleneği de Azra Akın`ı endişelendirmeye başladı. Söylenenlere göre Azra; sevgilisi Kıvanç Tatlıtuğ`la aynı dizide yer alan Beren Saat yüzünden sık sık sevgilisini uyarıyormuş!

Aydın HAMZA

2008-09-17 Takvim http://www.takvim.com.tr

Beren Saat`ten `Hatırla Sevgili` anıları

Güneri Cıvaoğlu ile Şeffaf Oda`nın bu haftaki konukları; Milliyet Gazetesi yazarı Hasan Cemal, "Hatırla Sevgili" dizisinin proje tasarımcısı Tomris Giritlioğlu ve oyuncu Beren Saat.

Giritlioğlu, Hatırla Sevgili projesi hakkındaki bilinmeyenleri anlatırken, Beren Saat oyunculuğu ile ilgili bilgi veriyor. Programda son olarak Cemal ise askerî yönetim yıllarından unutamadığı hatıralarını izleyicilerle paylaşıyor. Kanal D/ 13.00

2008-06-15 Zaman http://www.zaman.com.tr

Beren Sultan

Türk sinemasının ölümsüz isimleri Türkan Şoray, Filiz Akın ve Hülya Koçyiğit, beyazperdenin en yetenekli kadın oyuncularını Takvim için seçti. Üç dev ismin en yetenekli bulduğu isim Beren Saat. ...

Yesilçam`ın yeni sultanları

Türkan Şoray, Filiz Akın ve Hülya Koçyiğit; Türkiye`nin en yetenekli genç aktrislerini seçti.

Sizin için sorduk...

Başarılı oyunculukları, güzellikleri ve kaliteli duruşlarıyla efsane olan Filiz Akın, Hülya Koçyiğit ve Türkan Şoray, şimdinin genç oyuncuları arasında en beğendikleri isimleri seçti. Bu 3 efsane ismin ortak görüşü; Beren Saat, Saadet Işıl Aksoy, Fadik Sevin Atasoy ve Tuba Büyüküstün oldu.

Çok önemli tavsiyeler

Birbirinden güzel 4 oyuncunun başarılı olduğunu dile getiren Türkan Şoray, Filiz Akın ve Hülya Koçyiğit, genç oyunculara kaliteli duruşlarından ödün vermemelerini tembihledi. Hülya Koçyiğit ise şimdiki oyuncularının işlerinin kendilerinden kolay olduğunu söylemeden de geçemedi.

Ufuk ÖZCAN

2008-10-10 Takvim http://www.takvim.com.tr

Güzel bir aşk buldum pat diye gitti

`Aşka Sürgün` dizisiyle yıldızı parlayan Beren Saat henüz 21 yaşında olmasına rağmen olgun tavırlarıyla dikkat çekiyor. Erkek arkadaşını trafik kazasında kaybeden genç oyuncu hayatıyla ilgili gerçekleri anlattı.

Beren Saat, `Türkiye`nin Yıldızları` yarışmasıyla tanındı. Şu sıralar `Aşka Sürgün` dizisinde `esas kızı` oynuyor. Basamakları üçer beşer çıkmış; çıkmış çıkmasına da karşılığında çok acılar çekmiş. Bu yüzün ardında çok güçlü, olgun, içten ve idealist bir genç kadın var. Marie Claire Dergisi`nin son sayısında Beren Saat`le yapılan bir röportaj yer alıyor. - Güzellik başa bela mı? - Belasından çok avantajı var. O yüzden çok bela diyemeyeceğim. - Yarışma döneminde herkesin gözü üzerinizdeydi. - O sırf güzellikle ilgili değil. Öyle dezavantajlar bir kere bile televizyona çıktıktan sonra var olabilir. Ama evet, yarışmadayken kötü hissetmiştim kendimi. `Oynamıyorsun sen, sadece güzel diye aldılar seni` muamelesi yapıldı. Tamam, evet, ben de kendimi beğeniyorum ama hani `bu işi de yapabilirim` diye girdim ben buraya. `Oynadığımı zannediyorum, yani o kadar mı kötü` diye bir özgüven kırılması yaşattı bana. Çıkınca daha objektif bakabildim kendime. - Geçti ama değil mi? Artık insanlar sizi biliyor. - Geçti, geçti. Ben şu an hala oyuncuyum diyemem. Deniyorum, öğrenmeye çalışıyorum. Dizilerde oynayan benimle aynı jenerasyondaki kızlara bakıyorum; hatırı sayılır bir yerdeyim. Bir de şuna inanıyorum; Aşka Sürgün çok büyük bir proje ve benim oynadığım rol çok önemli bir rol. Ne güzellik için ne de üç beş kere adı duyuldu diye kimse kimseye böyle bir rol vermez.

MAHSUN ÇOK EĞLENCELİ- Rol arkadaşınız Mahsun Kırmızıgül`le aranız nasıl? - Gayet iyi aramız. Mahsun çok komiktir, gevezedir filan. O yüzden sette onunla olmak eğlenceli. - 21 yaşındaymışsınız. Daha büyük duruyorsunuz. Kendinizi bulunduğunuz yer anlamında iyi hissediyor musunuz? - Çok iyi hissediyorum (gülüyor). Herkes aynı tepkiyi veriyor. O daha da iyi hissettiriyor. Demek ki insanlar bu rolleri oynarken ortalama o yaşlarda oluyorlar. Ben o yolu birazcık hızlı yürüdüm. - Şanslı olduğunuzu düşünüyor musunuz? - Evet. Hayatın her alanında değil ama işimden bahsedersek... Yani ben bir yarışmaya girdim, sonra pat diye 13 bölümlük bir dizi çektim. İnşallah bundan sonra da sinema olur. - Hangi konuda şanssızsınız peki? - Her şey dört dörtlük gitmiyor ki. - İnsana`bu kız mutludur canım, iyidir` gibi geliyor. - O öyle geliyor. Hep gülen ve paralayan bir yüz olduğu için... Bir de insanlarda genelde `daha ne ister ki` duygusu oluyor. Bununla da çok karşılaşıyorum ama öyle olmuyor tabii ki... - Aşkta şanslı mısınız peki? - Şanslı mıyım? Bilmiyorum ki? Tartışılır. Biraz dalgalı galiba.

HERKES BENİ SUÇLADI- Bekarsınız ve birileriyle adınız çıkıyor. Neden saklamaya çalışıyorsunuz? - Özel olarak saklama çabası içinde değilim ama neden anlatayım? Bana da bunu sormak mantıklı geliyor. - Birileriyle haberiniz çıktığı zaman açıp annenize açıklama yapıyor musunuz? - Yoo artık pek değil ama bir ara benim haberlerimle ortalık çalkalandığı zaman onlar da kayıtsız kalamadı. - Kızımız elden gidiyor diye mi düşündüler? - Değil de... Nedir, ne değildir gel biraz konuşalım dediler. Çünkü o sıralar haberler biraz karışıktı. Çok üzülmüştüm çünkü yarışmadan çıktıktan bir süre sonra erkek arkadaşımı trafik kazasında kaybettim. Beni yarışmada izlemeye geliyordu, kayıtlarda görüntüleri vardı. Onları yayınladılar çok taze bir acının üzerine... O zaman nefret ettim. Çünkü herkes beni suçladı. Hala bu olay yüzünden benimle konuşmayan insanlar var. - Gerçekten üzücü. Uzun zamandır mı birlikteydiniz? - Tabii, bayağı yıllar olmuştu. Şanssızlık konusunu buraya bağlamak lazım. Çok güzel bir aşk buldum, çok şanslıydım, pat diye gitti. Ama bunu hayat boyu yaşamayan insanlar da var. - Yarışma da zorlayıcıydı değil mi? - Yarışma da aylarca kapalı kalınca psikolojimi zorlamıştı. Bir de şey var; oyunculuk egosu yüksek bir iş olduğu için ve `benden oyuncu olur` diyen insanlarla bir odaya kapatıldığınız için ortada korkunç bir hırs vardı.

2005-12-25 Sabah http://www.sabah.com.tr

Fahişe Elena rolü beni çok sarstı

Hatırla Sevgili`nin Yasemin`i, Aşk-ı Memnu`nun Bihter`i Beren Saat`ten ilginç açıklamalar...

Kanal D`de ekrana gelen `AşkMemnu` dizisinde Bihter rolüyle izlediğimiz Beren Saat, Beyoğlu ve Tünel`de kurulan platoda `Güz Sancısı` adlı sinema filmi için de kamera karşısında. Seninle dergisi, Türkiye`nin hüzünlü bir dönemini anlatan filmde Elena adlı Rum fahişeyi canlandıran Saat`le filmi, rolünü ve 6-7 Eylül olaylarını konuştu.

`Hatırla Sevgili` bir dönem dizisiydi ve büyük beğeniyle izlendi. Beren Saat, o dizideki Yasemin karakteriyle iyiden iyiye bütünleşmişti, değil mi?

- Doğrusunu isterseniz, o dizide kamera önüne geçmeye başladığım andan itibaren Yasemin beni büyülemişti. Yasemin`le çok güzel günlerim geçti, onu çok sevdim. Yasemin`i hiç unutmayacağım.

`Hatırla Sevgili` dizisinde rol alırken, zaman zaman Yasemin`in etkisinde kaldığın oldu mu hiç?

- Yasemin`in değil ama dizinin anlattığı dönemin etkisinde kaldım elbette.

Şimdi de Tomris Giritlioğlu`nun yönettiği `Güz Sancısı` adlı sinema filmin setindesiniz. Bu da bir dönem filmi. Teklif nasıl geldi, kabul ederken neleri göz önüne aldın?

- Tomris Hanım, bu filmin senaryosunu bana vereli dört yıl oldu. Senaryoyu ilk okuduğum zaman ürkmüştüm. Ancak bu dört yıl içinde senaryoya ısındım, kafamda ve gönlümde olaylar gelişti. Ben olgunlaştım. Bu arada rolümle ilgili, filmle ilgili malzemeler topladım, bilinçli ya da bilinç dışı. Daha sonra bu rolü oynamayı çok istediğimi hissettim.

Filmde Elena karakterini oynuyorsun... Elena`nın yaşadığı dönem Yasemin`den daha öncesi oluyor.

- Evet, Yasemin`den altı yıl önce. Elena benim için heyecan verici bir karakter. Zor bir rol, umarım altından kalkabilirim.

Yasemin çok masumdu, Elena ise bir fahişe...

- Evet, farklı dönemlerdeki, iki farklı karakter onlar.

Rolüne nasıl hazırlandın?

- Öncelikle Yılmaz Karakoyunlu`nun yazdığı bu romanı okudum. O dönemle ilgili araştırmalar yaptım. Son dönemlerde ise olayların geçtiği Tünel`de ve Beyoğlu`nda dolaştım. Onların yaşadığı mekanlara dokunmak, o havayı koklamak gerekiyordu.

O dönemi yaşamış olanlarla hiç temas kurabildin mi?

- O dönemi bilenlerin anlattıklarını dinledim. O dönemi yaşayanların arkadaşlarından bazılarıyla konuştum. Özellikle 6-7 Eylül geceleri çok önemli. `Çocukluğumda şu olayı hiç unutmuyorum` diyerek başlayan açıklamalar benim için çok sarsıcı oluyor.

Gelelim`Elena`ya... 1955`in İstanbul`unda yaşayan Elena, nasıl biri?

- Elena, bir fahişe... Bu iş ona babaannesi (Zeliha Berksoy) tarafından yaptırılıyor. Çok ciddi travmaları var Elena`nın. O travmaları yenebilmek için büyümemeyi seçmiş. Mazisiyle yüzleşmek istemiyor. Maziden kaçıyor. Aslında Elena çok da acımasız bir hayat yaşıyor. 6-7 Eylül gecesi de, Rum olduğu için çok acımasız bir darbe daha yemiş oluyor.

Romanda olan bazı sahneler vardı. Çok etkileyici, çok vahşi... Özellikle Elena`nın saldırıya uğradığı sahnelerdi bunlar...

- Çok az bir değişim var ama finale dair sahneler olduğu için çok da açıklama yapmak istemiyorum. Roman ayrı, film farklı...

Demek ki Elena`yı izlerken çoğumuz gözyaşlarımızı tutamayacağız...

- Elena tabii ki izleyenlere büyük hüzünler yaşatacak. Ancak diğer karakterler de öyle...

Film ne zaman vizyona girecek?

- Yeni yılın ilk aylarında seyirciyle buluşması planlanıyor.

Beren Saat, hep dönem çalışmaları içinde... Peki bundan sonra hangi dönemi düşünüyorsun?

- Şimdi Cumhuriyet`in ilk dönemlerini düşünüyorum. 20`lerin sonu ve 30`lu yıllar. Atatürk`lü dönem ve o dönemde yaşananlar beni çekiyor. Ne var ki bunun da sonu yok, daha ne kadar geriye gidilebilir ki!

Osmanlı`ya mesela...

- Ferzan Özpetek`in çektiği `Harem ve Suare` filmini izlediğimde çok etkilenmiştim. Harem kokusu duymayı çok istemiştim. Dediğim gibi, bunun bir sonu yok aslında, hepsini denemek isterim.

6-7 Eylül olayları için ne diyeceksiniz?

- Ben her zaman partiler üstü, dinler üstü olarak ve hümanist olarak hayatı algılamaya çalışıyorum. Komşularımızın dini ya da kimliği önemli olmamalı. Geçen gün benden yaşça çok büyük olan bir Ermeni ile sohbet ettim. `Bizim hiç aklımıza gelmezdi, komşumuzun dini, uyruğu. Sormazdık zaten` dedi. 6-7 Eylül olaylarına gelince, sürü psikolojisiyle yapılmış bir saldırı bu. Müthiş bir öfke, kin... Ancak tepeden bir yönetme, yönlendirme var... Çünkü topraklarımızda çok uzun yıllar azınlıklarla yaşamışız, hiç sorun olmamış.

Size`Tarafsınız` diyebilirler...

- `Hatırla Sevgili`de de taraf olduğumuz söylendi, bu filmde de aynı şeyi söyleyecekler. Söylesinler. Bir şeyi anlatacaksanız, elbette taraf olacaksınız. Burada önemli olan, gençlerin bazı şeyleri öğrenecek olmasıdır. Gençler`Bu da mı oldu?` diyecekler. `Hatırla Sevgili` dizisinde Başbakan`ını asmış bir ülke olduğumuz hatırlatıldı. Masumlaşan suçluları tanıttık. Bu filmde seyirciyi yine sarsacağız. Elena seyirciyi sarsacak.

`6-7 Eylül olayları` nedir?

Tarihte`6-7 Eylül olayları` adıyla bilinen olaylarda, 1955 yılında `Atatürk`ün evine bomba atıldı` yalanıyla kışkırtılanlar tarafından İstanbul`da bulunan azınlıkların ev, işyeri ve ibadethaneleri yağmalandı. Olayların kökeninde toplumdaki ekonomik dengesizlik ve siyasal sorunlar yatmaktaydı. Yunanistan`daki Enosis çığlıkları ve yeni filizlenmeye başlayan Kıbrıs sorunu, Türkiye`de gayrimüslim vatandaşlara karşı bir önyargının oluşmasına neden oldu.

Özel hayat mahremdir gizlenmesi gerekir

Gelelim Beren Saat`in özel hayatına. Kamera dışındaki hayatınız pek bilinmiyor, bunun özel bir nedeni mi var?

- Bence özel hayat mahremdir. Uluorta gündeme gelmesi gereken bir şey değil. Diziyle, filmle, yaptıklarımla ortada olmam daha iyi. Hele bir ilişki söz konusuysa, o daha da kötü. Çünkü o zaman da ilişki, iki kişinin ilişkisi olmaktan çıkıyor. Sonra bir de bakmışsınız, sizin yerinize başkaları yönlendiriyor ilişkinizi.

Yaz gelip geçti, Beren Saat tatil imkanı bulabildi mi?

- Çok kısa kısa, iki-üç günlük tatiller yapabildim. Toplayabildiğim kadar enerji topladım ve şimdi yine kamera önündeyim.

2008-09-17 Bugün http://www.bugun.com.tr

Miladım dans ettiğim gündür

Beren Saat`i `Türkiye`nin Yıldızları` yarışmasında tanıdık. `Aşkımızda Ölüm Var` dizisinde küçük bir rol ve Mahsun Kırmızıgül ile başrollerini paylaştığı `Aşka Sürgün` dizisinde oyuncu kimliğiyle izledik. Şu anda `Hatırla Sevgili`de `Yasemin` rolünü canlandırıran Beren Saat ile oyunculuk ve hayalleri üzerine söyleştik. Biraz kendinizden bahseder misiniz?

Sahneye ilk beş yaşında ayak bastım. Yuvadan itibaren okuduğum okullar konusunda şanslıydım. Sahne ve kulis kokusu erkenden girdi hayatıma, izlenmek fikrine çabuk adapte oldum ve bu konuda özgüvenim çok çabuk gelişti. Dokuz yaşında baleye başladığımda artık bilinçli olarak keyif alıyordum sahneden ama benim için esas milat ondört yaşında opera sahnesinde dans ettiğim gündür. Ankara Kolejinde okumanın hayatıma en büyük katkısı da diyebilirim. Okul müsameresini çok aşan tecrübelerdi edindiklerim.

Profesyonel eğitim aldınız mı?

Son üç senedir hayatımı oynayarak kazanıyorum. Profesyonel bir oyunculuk eğitimi almadım ama drama çalışmaları, atölyeler lise yıllarında da var oldu

Tam olarak oyuncuyum diyebiliyor musunuz?

Daha oyuncuyum diyemiyorum, olmaya çalışıyorum. Bir potansiyel var galiba. Zaten buna inanmasam bu işe soyunmazdım. Kendimi hayal kırıklığına uğratmaktan çok korkarım.

Tanınmak hayatınızda neleri değiştirdi?

İnsanın sosyal hayatında birtakım şeyler oluyor, zemin sallanıyor biraz. Ancak isimlere çok fazla kapılmamak lazım, sanırım buna kapılanların hayatı biraz zor oluyor.

Sinema teklifleri var mı?

Çok sabırsızlıkla beklediğim bir rol var. Tomris Giritlioğlu çekecek. Ve inanıyorum ki çok güzel olacak. Ama filmi perdede görene kadar konuşmamak lazım.

En büyük amacınız nedir?

Aslında en büyük amacım bu mesleği ömrümün sonuna kadar yapabilmek ve iyi bir sinema kariyerine sahip olmak. Ülkemde hakkıyla yapılmış bir müzikal sinema filmine imza atmak istiyorum bu en büyük mesleki idealim. Sinemaya geçiş için de kalbimi gerçekten çarptıran proje olana kadar yapmak istemedim ama bu bekleyiş bitiyor az kaldı.

REYHAN DURMUŞ

2007-06-29 Star http://www.stargazete.com

Hiç yorum yok: